بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

كِتَٰبٞ مَّرۡقُومٞ ٩

Terkıym olunmuş bir kitap.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَيۡلٞ يَوۡمَئِذٖ لِّلۡمُكَذِّبِينَ ١٠

Veyl o gün o yalan diyenlere.

– Elmalılı Hamdi Yazır

ٱلَّذِينَ يُكَذِّبُونَ بِيَوۡمِ ٱلدِّينِ ١١

O dîn gününü tekzîb edenlere.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَمَا يُكَذِّبُ بِهِۦٓ إِلَّا كُلُّ مُعۡتَدٍ أَثِيمٍ ١٢

Ki onu ancak her bir haddini aşgın, günaha düşgün, tekzîb eder.

– Elmalılı Hamdi Yazır

إِذَا تُتۡلَىٰ عَلَيۡهِ ءَايَٰتُنَا قَالَ أَسَٰطِيرُ ٱلۡأَوَّلِينَ ١٣

Karşısında âyetlerimiz okunurken evvelkilerin esatîri dedi.

– Elmalılı Hamdi Yazır

كـَلَّاۖ بَلۡۜ رَانَ عَلَىٰ قُلُوبِهِم مَّا كَانُواْ يَكۡسِبُونَ ١٤

Hayır hayır: fakat onların kazancları kalblerinin üzerine pas bağlamıştır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

كـَلَّآ إِنَّهُمۡ عَن رَّبِّهِمۡ يَوۡمَئِذٖ لَّمَحۡجُوبُونَ ١٥

Hayır hayır: muhakkakki onlar o gün Rabb’lerinden hicabda kalacaklar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

ثُمَّ إِنَّهُمۡ لَصَالُواْ ٱلۡجَحِيمِ ١٦

Sonra onlar muhakkak Cahîme yaslanacaklar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

ثُمَّ يُقَالُ هَٰذَا ٱلَّذِي كُنتُم بِهِۦ تُكَذِّبُونَ ١٧

Sonra da denecek: işte bu, sizin o tekzîb edip durduğunuz.

– Elmalılı Hamdi Yazır

كـَلَّآ إِنَّ كِتَٰبَ ٱلۡأَبۡرَارِ لَفِي عِلِّيِّينَ ١٨

Hayır hayır: Çünkü ebrarın yazısı illiyyîndedir.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَمَآ أَدۡرَىٰكَ مَا عِلِّيُّونَ ١٩

Bildinmi illiyyîn nedir?

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu